record your life

Wednesday, September 27, 2006

SEK8

Olmaması gereken yerlerde olmaması gereken polisler vardı.Bu cümleyi yazdın ve gerisini getiremedin.Belki birgün tamamlarsın diye düşündün.Sayfanın orta yerinde ve tekbaşına bıraktın cümleyi.Cümle yalnız hissetti kendini,düşündü,birgün bir hikaye anlatılacaktı.Yazar bu hikayenin içine onu dahil edip yeniden yazacaktı.Belki hikayenin ilk cümlesi olurdu ya da son cümle.Büyük ihtimal aralarda biryerde hiç kimsenin okurken bir şey hissetmediği sıradan bir cümle olacaktı.Cümle beklemeye devam etti,konuşmadan.
Yazmak için güzel bir gün cumartesi.Neden cumartesi güzel bir gündü?Bazı günler hiç nedeni olmadığı halde daha mutlu olabiliyordu.Cumartesi öyle bir gündü.İçmeye çok erken başlamıştı,aynı zamanda yazmaya çalışıyordu.Uzun süre bir şeye konsantre olamadığından yazma işini sık sık molalarla bölerdi.Bu molalar esnasında ot içerdi,şarap içerdi,kitap okurdu.Rock müzik dinler, porno film izlerdi.O gün yatağının üzerinde iki kitap vardı.Sol tarafında Chuck Palahniuk'a ait Tıkanma,diğer yanında ise tanrı,ilah ne derseniz deyin yer altı edebiyatının ölümsüz yazarı Charles Bukowski'nin Factotum adlı eseri.Yazmaktan sıkılıp mola verdiği anlarda yazı tura atıyor,duruma göre Chuck duruma göre Buk okuyordu.Bu okumalar aynı zamanda zihinsel bir antrenman işlevi görüyordu.Yatağın üzerinde çırılçıplak vaziyette kitap okuyor notlar alıyordu.Çalışırken çıplak olmayı severdi, böylece daha özgür hissediyordu kendini.Tıkanma adlı kitaptan şöyle bir alıntı yaptı:"hayatımın,zen budizmi öğrencilerine meditasyon yapmaları için ödev olarak verilen ve mantıksal çözümü olmayan problemlerden hiçbir farkı yok.bir çalıkuşu ötüyor,ama öten gerçek bir kuş mu yoksa saat dört mü oldu emin değilim.
"mükemmel."
"saat dört"parantez içine alındı, düşünmeye başladı.
Saat dört.Neden dört?Yıllardır dört rakamı onun için çok şey ifade etmişti.Şanslı sayısıydı.İnternette gezerken kullandığı şifrelerin çoğu dört rakamından oluşuyordu.Geçen akşam internette sörf yaparken çok sevdiği yazarın aynı zamanda çok iyi bir ressam olduğunu öğrenmişti.Yaptığı resimlerde renk kullanımı oldukça dikkat çekiciydi.Sabahlara kadar izleyebilirdiniz bu resimleri.Resimlerin içinde bir saat tasviri vardı.Saat dördü gösteriyordu.imza buk.
Bukowskinin yazılarına baktığınızda dört birçok yerde karşınıza çıkar.Gece saat dörtte yazmaya başlar,saat dörtte sevgili gelir ya da gecenin dördünde sevgilin kıçına tekmeyi basar.Düşünmeye devam etti yazar.Şifreler çağında yaşadığımızı düşündü.Dan Brown.Ömer Çelakıl.Şifreler sayesinde çok sattılar,Paranın amına koydular.Şifrelerle ilgili bir kitap yazmayı hayal etti.Tek bir kitap yazacaktı,best seller olup ilk ona girecekti.Şifre olayı hep ilginç gelmiştir insanlara.Sadettin Teksoy tavırlarıyla ortalıkta konuşup şöhret merdivenlerini tırmanacaktı.Parlak bir fikir gibi geldi.Kitaptan kazanacağı parayla Bodrum'da bir pansiyon alıp işletecekti.Yılların turizmcisi olduğu için bu işi iyi biliyordu ve harika fikirleri vardı.Bunları uygularsa birkaç hafta içinde çok güzel bir dinlenme evi yaratacağını iyi biliyordu.Şansı yaver giderse ilham alabileceği bir kadın bulurdu.Birlikte ağaçların arasında iki çocuk yaparlardı.Bir erkek bir kız sarı kafalı çocuklar.Sizi tatlı rüyanızdan uyandırmak istemem ama hayatın gerçekleri realitesiyle karşı karşıyayız.Şu anda içinde bulunduğun durum:Ortada kitap yok,boktan bir işin var,paran yok,yalnızsın ve bu oda çok sıcak.Şimdi yazmak niye önemliymiş anladıysan yazmaya başla.Şifreler hakkında.Hayatın farkında olmadığımız şifreleri.İyi giriş.

0 Comments:

Post a Comment

<< Home